Cenabı Allah Kuranda her şeyi bildiriyor.. ama biz hala,
dünyanın peşinden koşturuyoruz.. çok zor bir gün bekliyor.. dünya bizim olsa ne
olur...
Saraylarda otursak, günü gün ettikten sonra.. elimize ne
geçer?
Her an sona doğru yaklaşıyoruz..
Şimdi gözümüzü kapatsak, ahiret hayatı
başlıyor.. kabir, mahşer.. .. sırat.. ne anlatıyor bize?
Dünyanın peşinden koştuğumuz kadar, ahiretin peşinden
koşsak.. belki de gönlümüz rahat.. cennet özlemi ile yanıp tutuşurduk..
M Ulusoy'un yazısında bir sözü vardı... bu söz beni çok
etkilemiştir..
Kim bilir belki de hazır olsak ölüme.. bir an önce cennete
kavuşmak için ölmeyi dahi isteriz.. ( bu manada )
Bu dünyada kendine cennet hayatı arayanlar aldanıyorlar..
bulan var mı?
Kimin yanına otursanız herkesin bir derdi var.. ufak
dertleri dahi dünya kadar görüp kendine hayatı zindan ediyorlar..
Kimi zindanda olsa.. Maneviyat ile.. daha şimiden cenneti
yaşıyor..
Kendimizi aciz görmeden, kaf dağından ahirete hazırlanamayız..
Etrafımızdaki insanların rızalarını gözeterek ancak
kendimize ziyanımız dokunuyor..
Bi aciz olalım.. hep kibirden kaynaklanıyor uzaklık..
Bu kadar korkmayın ayıplanmaktan..
Sizi dininiz için ayıplayan da zaten dost değildir..
Dünya hayatı sadece bir oyun ve eğlence ( enam- 32 )
buyurmuyor mu Rabbimiz? o halde nedir bu aymazlık..
Yarın kabir zorlu.. ne götüreceğiz giderken?
Kibir, dünyalık mevki.. edindiğiniz mallar... bunların
hiçbirine yer yok kabirde..
Herkes bir kefen götürecek..
Dünya rahatlık yeri değil dostlar.. dünya sıkıntı çekme
yeri.. imtihan ortamı..
Salih amelde yarışan, halis kalp taşıyan, sabredip, halinden
şikayetçi olmayan kazanacak Allahın izni ile.. ( ayetlerde böyle )
Bugün yarın diye diye hep bir erteleme söz konusu..
Namaza başlayacak.. nazlanıyor..
Örtünecek.. kendini hazır hissetmiyor..
Hacca gidecek.. yaşlanmayı bekliyor..
Kuran öğrenecek, zaman yok..
Kurandan bir ayet tebliğ edecek.. arkadaşlar ayıplar mı
düşüncesinde..
Herkes kendinden bir şey bulabilir.. örnekler çok..
Rahatız vesselam.. hem de olmamamız gerektiği kadar
rahatız..
Fakat tam idrakı olanalar.. rahat değil dostlar..
Ben kendi yakınımdan biliyorum.. tekerlekli sandalyede 86
yaşındaki komşum.. tuğla ile abdest alıp.. saatlerce kuran okuyor..
Diğer tarafta sağlığı yerindeki kardeşim.. ahireti gün
içinde aklına bile getirmiyor.. ( yaşayanları tenzih ederim.. ) iş yaşamına
verdiği önemi.. ahiret yaşamına vermiyor..
Cenabı ALLAH buyuruyor:
Sûr'a üfürüldüğü gün, günahkarları korkudan gözleri göğermiş
bir halde bir araya toplayacağız.
Birbirleriyle fısıldaşarak, “Dünyada on günden fazla
kalmadınız değil mi?” diye soracaklar.
Biz onların ne dediklerini daha iyi biliriz ve yolu yordamı
daha düzgün olan kimseler o zaman: “Bir günden fazla eğleşmediniz” derler.
O gün dağlar ne olur diye soruyorlar sana; de ki: Rabbim
onları un ufak eder, kuma döndürür de savurur.
“Onların yerlerini dümdüz, boş bir alan hâlinde
bırakacaktır.”
“Orada hiçbir çukur, hiçbir tümsek göremeyeceksin.”
Taha Suresi: 102-.. 107
Allah o zorlu günde rızasını kazanmış kullar olarak gelmeyi
nasip eylesin.. bile bile eksiklerini ertelemekten esirgesin.. ölüm kapıda.. !
Yazımızın bir çok insana ışık olması duasıyla.
Gülümce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder