Öne Çıkan Yayın

NAMAZ KILMAK İSTİYORUM AMA, KILAMIYORUM DİYEN KARDEŞLERİME !

Namaz kılmak bir insanın yeryüzünde ulaşabileceği en büyük mutluluk.. Namazda Allah'ın huzuruna çıkıp O'na durumunu arz etmek...

23 Ocak 2014

ALLAH nasip ederse Ümre yolcusuyum çok şükür..

Çok mutluyum kardeşlerim, Rabbime şükürler olsun ki Yarın itibariyle Ümre yolcusuyum.. 5 kişilik ailemle birlikte..
Önce biricik Peygamberimiz (as)'i ziyaret edeceğiz, sonrasında Rabbimizin evini inşaAllah.



6 ay önce de bir girişimimiz olmuştu lakin, biletler alınmasına rağmen kısmet olmamıştı annemin ani kalp  ameliyatı nedeniyle. İçim buruk olsa da üzülmemiştim, hayırlsı buydu demiştim..
Güzel Allah'ım da annemim bir duasını nasip etdi.. Sen Ümre'ye gidemedin, ALLAH sana Hac sevabı versin diye dua etti..
Bu sefer bakalım nasip olacak mı, okuyan tüm kardeşlerimin duasını beklerim.. Ben de Ümmete duada edeceğim..
Burada salavatlar, tevhidler okumuştuk bazı kardeşlerimle.. inşaALlah onların toplu duasını da yapacağım
Rabbim izin verirse..

Okuyan herkesden Efendimiz(as)'e.. bir kez olsun selam yollamasını da isterim.. (ben isimlerinizi belirtemeyeceğim çünkü listem kalabalık ancak,  Allah zerreyi görür, arzu eden herkes okuyabilir.. Bloğumdan Ümmetin selamı var diye belirtirim inşaALlah..

Allahümme Salli Ala Seyyidina Muhammedin Ve Ala Ali Seyyidina Muhammed

Dualarımda yakınlarımdan ismen  kardeşlerim olacak ancak, aileme birlikte.. Bazı kardeşlerime  inşaALlah çok önem vermem gerekiyor.. birisi canımdan değerli Allah yoluma vesile olan hakkını hiçbir şekilde ödeyemeyeceğim dostum, diğerleri benim Allah yoluna girmelerine vesile olduğum kardeşlerim ve bilmediklerim varsa..Ayrıca.. namaza başlayan bir çok  kardeşim var.. Hepsi aklımda, kalbimde inşaAllah..
Tüm ümmete Rabbim selamet versin, hepimizin hakkımızda hayırlısı neyse o olsun.

Allah bana nasip eder inşaALlah bu kez.. Rabbim benimle birlikte gitmek isteyen her kuluna nasip etsin..
Gidemesem de, biliyorum Rabbim benim için ne güzelini, en hayırlsıı yaratır.. O'nun her şeye gücü yeter..
Ancak ailemizde yaşlı baannemiz var, en çok da onun gitmesini istiyorum, geçen sefer gidemedik, valizi 6 aydır kapının yanında bekliyordu.. :(

İstemeyi vermesi de, en büyük mükafatdır benim için..



*** Allahım Seni çok seviyorum***** 


22 Ocak 2014

Türk insanının Peygamber sevgisi, Arap gençlere vesile oldu ! (Yaşanmış hikaye )




Medine’de yaşayan iki genç kardeşimiz nefislerine uyar ve alkol alıp kendi aralarında ufak bir alem yapmak isterler. Fakat bu düşüncelerini Medine’de gerçekleştirmek mümkün değildir. Zira alkol İslam’ın bir emri olarak yasaktır. 
Bu sebeple niyeti iyice bozup İstanbul’a gelirler ve bir otele yerleşirler. Otelin resepsiyonundaki görevli genç kardeşlerimizin Medine’den geldiğini öğrenince ayrı bir hürmet eder ilgilenir. Tabi ki onların alkol olma niyetinde haberleri yoktur. 
Genç kardeşlerimiz dışarıdan aldıkları malzeme ile otel odasında manzara eşliğinde amaçlarına ulaşırlar ve yorgunluğunda etkisiyle oturdukları yerde uyuyakalırlar. Derken kapı sesi duyulur ama kalkıp kapıyı açmak bile zor gelmektedir.

 Kapı belli aralıklara birkaç defa çalınınca içlerinden biri yüzünü yıkayıp zor bela kapıyı açar. Karşısındaki adam selam verdikten sonra “efendim Medine’den geldiğiniz öğrendik. Mescidimizin imamı Medine’den değerli misafirlerimiz gelmiş bana imamlık yapmak yakışmaz dedi, sizleri mescidimize bekliyoruz inşaAllah çok memnun edersiniz bizleri.” der. 

Ne diyeceğini şaşıran arap kardeşimiz öylece kalır adam gider. Panikle arkadaşını uyandırır.

 Hemen duşa girerler, ağız kokusunu giderici bir şeyler alıp temiz elbiselerini giyerek utana sıkıla mescidin yolunu tutarlar. Mescid de cemaat dört gizle onları beklemektedir.


 İçlerinden biri imamlığa geçer. Fatiha okumaya başlar “Elhamdülilalahi Rabbil âlemin…cemaat başlar ağlamaya ve imam okudukça cemaatte ağlayanlarda çoğalır. Hep beraber çok huşulu bir namaz kılarlar ve namazdan sonrada sarılıp kucaklaşırlar sohbet ederler.


 Odalarına geri döndüklerinde ise birbirleirne bakan kardeşlerimiz “Biz ne yaptık… diye bin pişman olarak tevbeler ederek Medineye geri döner ve Peygamber Efendimiz’e yakışır bir Medineli gibi yaşamaya karar verirler.


 Bu kardeşlerimizin tevbe etmesine ve şuur kazanmasına sebep olan insanımızın Peygamber sevgisidir. Hep beraber salavat getirelim.


Allahümme salli ala seyyinida Muhammed.

17 Ocak 2014

TEBLİĞ



TEBLİĞ 

Cenab-ı ALlah çok isteyene kapısını açıyor.. Bu yol zorlu engellerle dolu. O yüzden dik duruş gerekiyor. Bu yola ilk adım attığınızda duyacağınız söz.. sana bir haller olmuş, sen de mi yobaz oluyorsun yoksa 

Bu yolda, özünü bulmaya adım attı mı insan, önce çevresindeki sahtelikleri temizlemeli..
Peki ya dostsuz mu kalayım? sorusuyla muhatabız.
Evet nasıl olsa sahteler, eğer bizimle aynı yolda değilseler, ahiretde birikde olmayacağız.. O halde o sahtelikler bize köstek !

Denemesi çok kolay..

14 Ocak 2014

Resulullah(as)'ın kul olmayı tercihinden sonra, kulluk insanın ulaşabileceği en şerefli makam oldu


Allâh Teâlâ tevâzûyu ilk olarak en sevgili kulu olan Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem-'e emretmektedir.
 "Sana tâbî olan mü'minlere alçak gönüllü davran!" (eş-Şuarâ 26/215) emrini alan Resûl-i Ekrem Efendimiz; "Allâh Teâlâ bana, «O kadar mütevâzî olun ki kimse kimseye böbürlenmesin; kimse kimseye zulmetmesin!» diye emretti." (Müslim, Cennet, 64) buyurmuş ve hayâtını tevazûun zirvesinde yaşayarak biz ümmeti için sayısız örnekler sunmuştur.

Cenâb-ı Hakk'a kul olmayı kendisi için en büyük şeref bilerek ne krallığa ne de melikliğe meyletmiştir.

Efendimiz'in bu tercihini anlatan rivâyet şöyledir:

"Birgün Allâh Resûlü, Cibril ile oturmuş sohbet ediyordu. O anda semâdan bir melek indi. Cebrâil -aleyhisselâm- bu meleğin dünyaya ilk defâ indiğini söyledi. Melek; «Yâ Muhammed! Beni sana Rabbin gönderdi. Melik bir peygamber mi yoksa kul bir Peygamber mi olmak istediğini soruyor.» dedi.

Efendimiz Cebrâil'e baktı. O da mütevâzî olmasını işâret ederek; «Ey Allâh'ın Resûlü! Rabbine karşı mütevâzî ol!» dedi. Resûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem-; "Kul bir Peygamber olmayı isterim." ( İbn-i Hanbel, II, 231; Heysemî, IX, 18, 20) buyurarak müstesnâ bir tevâzû nümûnesi ortaya koydu. Bu tercihten sonra kulluk, insanın ulaşabileceği en şerefli makam oldu.

Resûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- kendisine aşırı ta'zim gösteren kimselere; "Siz beni, hakkım olan derecenin üzerine yükseltmeyiniz! Çünkü Yüce Allâh beni resûl edinmeden önce kul edinmişti." (Heysemî, IX, 21) ikâzında bulunarak kul olmanın kıymetini göstermiştir.