Hatırlıyor musun can asırlar önce Rabbine ruhlar
aleminde söz verdiğini?
Hatırlamıyorsun elbbete ki..
Hiçbirimiz hatırlamıyoruz..!
Lakin Rabbimiz gönderdiği kitapta bizlere hatırlatıyor ve
buyuruyor ki:
Hani Rabbin (ezelde) Âdemoğullarının sulplerinden
zürriyetlerini almış, onları kendilerine karşı şahit tutarak, “Ben sizin
Rabbiniz değil miyim?” demişti.
Onlar da, “Evet, şahit olduk (ki Rabbimizsin)” demişlerdi.
Böyle yapmamız kıyamet günü, “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir. Araf-
172
O zorlu günde Rabbin huzurunda
boynu bükük olmayasın(olmayalım
) diye..Allah bize Gönderdiği kitap ile bildiriyor..
Hepimiz bezmi elezde ‘’Rabbimiz’e kul olacağımıza dair ‘’
söz verdik..
Emir ve yasaklarına itaat edip, rızasına uygun kul
olacağımıza söz verdikten sonra dünyaya geldik..
Ancak ne var ki henüz kendimizi bilmeye başladığımız zamanlarda etrafın :
Büyüyünce doktor olacak benim oğlum, öğretmen olacak benim kızım gibi telkinlerle
hayatımıza yön verilerek.. asıl amacımızı unutmaya başladık..
Elbette ki doktor da olacağız, öğretmen de, mühendis de…
ancak bizim asıl yaşam amacımız
Doktor, öğretmen.. vs değil ...biz bunun için yaratılmadık
ki…
Niçin yaratıldığımızı, neden bu dünyada var olduğumuzu derin
düşünmek ve bilmek.. hem dünyada huzurlu bir yaşam, hem de sonsuz ahiret
yaşamını kazanmana vesile olabilir..
Rabbimiz buyuruyor: Bilenlerle bilmeyenler bir
olur mu?... (Zümer, 39/9)
Ve.. yine bilmeyenlerin bilenlere sorup öğrenebileceğini de
Rabbimiz bildiriyor bizlere..
"Eğer siz bilmiyorsanız, ilim sahiplerine sorun"
Nahl- 43
Allah dostları bu yolda şevk verir… Rabbimiz de bizlere
kendi yolundakilerle birlikte olmamızı buyuruyor..
Sabah akşam Rablerine, O’nun rızasını dileyerek dua
edenlerle birlikte ol. Dünya hayatının zînetini arzu edip de gözlerini onlardan
ayırma. Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, boş arzularına uymuş ve işi hep
aşırılık olmuş kimselere boyun eğme. Kehf- 28
Cenab-ı Allah bizleri çok seviyor ve her şeyi kitabında
buyuruyor.. o zorlu günde boynumuzu bükmemek için verdiğimiz sözde sabit
kalalım, vefakar olalım..
Gerçek vefa ‘’ verilen sözde sabit kalmaktır ‘’
Müslüman Allah’ın dinini bilip, yaşama geçirmek zorundadır..
Bir avukat , öğretmen, doktor… vs mesleğini icra ederken hal ve hareketlerinin
İslam dinine uygun olup olmadığını bilmek zorundadır..
Güzeller güzeli (as) yaşamın, İslam dinine uygun yürüyüp yürümediğini
kontrol etmek üzere zaman zaman çarşı ve pazarı dolaşırdı.
Bir gün yiyecek satan
bir tüccarın yanına geldi, adama nasıl ve kaça sattığını sorduktan sonra elini
yiyecek maddesinin (bunun buğday olduğu söylenir) içine sokup kontrol
ettiğinde, yığının iç kısımlarının yaş olduğunu görünce, nedir bu hal?dedi.
Satıcı, üzerine yağmur yağdığını söyledi. Resulullah, bu yaş olanları
müşterinin görmesi için niye üstüne koymuyorsun? "Aldatan bizden
değildir", buyurdular..
İnsan ancak, Allah’ın emir ve yasaklarına uyarak, Rabbine
verdiği sözü yerine getirerek hem dünyasını hem de ahiretini
aydınlatır inşaAllah..
Her nereden okunuyorsak, sevgi ve ışıkla…
Gülümce Yıldız 21/ 10 / 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder